top of page
Yazarın fotoğrafıÖzge Kırmızı

Dadaizmden Bilinçaltına Gerçeküstücülük

Daha önce çılgın sanat akımı dadaizmden bahsetmiştik. Bugün çılgın bir sanat akımının bilinçaltımıza nasıl ulaştığından bahsetmek istiyorum. Dadaizmden türeyen sanat akımımız gerçeküstücülük bilinçaltımızdaki düşünceleri ifade etmek arayışıyla 1920’lerde edebiyat ve görsel sanatlarda hayatımıza girdi.

Andre Breton tarafından yazılan bir manifesto ile 1924 yılında Paris’ de resmiyet kazanan akım, uluslararası entelektüel ve politik bir akım olarak kabul gördü. Manifestoyu yazan Breton ; Dadacılıktan , Freud’un teorilerinden ve rüya araştırmalarından bunların yanında Karl Marx’ın politik düşüncelerinden etkilenmişti. Başlangıçta edebiyat akımı olarak ortaya çıkan gerçeküstücüler sanatın önceden tasarlanarak yapılmasının kendi içlerinden gelen dışavurumlarıyla çeliştiğini düşündüler ve bu yüzden görsel sanatlarla ilişkiye girmek istemediler. Ama daha sonra buna saygı duyan sanatçılar bu iki dalın birbiri ile iyi çalıştığına karar verdiler.

Freud’un psikanaliz teorilerinden , dadacılıktan ve Chirico’nun çalışmalarından etkilenen pek çok gerçeküstücü ressam , bilinçaltının süreçlerini inceleyen ve belirleyen rüya benzeri sahnelerin resmini yaptı.

20. yüzyılın etkinlik rekoru kıran akımı olan sürrealizm , niteliği ve zenginliğiyle modern sanat üzerine önemli etkiler bıraktı.




28 görüntüleme0 yorum

Son Yazılar

Hepsini Gör

Yorumlar


bottom of page